Galaxy Nails

Herkesee Günaydınlarrr :)
Bugün blogda hayatımın ojesi diyebileceğim aldığımdan beri sürüp sürüp tırnaklarımdan çıkarmak istemediğim bir oje var.

Flormarın Glitter serisinden 'GL10' .
Bu seri hiç bitmesin, bu ojeyi bir daha bulamazsam çok üzülürümm :(

Flormarın normal ojeleri arasındaki gümüş rengi 392'nin benzeri.
O apayrı bir güzellik zaten.

Önce Flormarın düz siyah ojesinden uygulayıp üstüne GL10'u uyguladım.

Direkt kullanıldığında bu opaklık yakalanamıyor malesef.

Üzerine bir katta, top coat geçtim.

Simlerin dokusu beni biraz rahatsız etti, top coatla bu pürüzleri düzeltmiş oldum.

Çıkartmak diğer pullu ojeler kadar zor değil.

Pamuğu tırnaklarınızda bir kaç saniye bekletip temizlemeniz yeterli :)

Ojenin içindeki yansımaların, parıltıların tarifi yokk.

Ve kesinlikle fotoğraflar bu görüntüyü yansıtmakta yetersiz.

Her açıdan, her ışıkla çektim ama yine de tam gösteremiyorum sizlere.

Tek kelimeyle muhteşem bir oje, sürdüğümde tırnaklarımda galaksinin tüm yıldızları toplanmış gibi hissediyorum.

İzlemekten kendimi alamıyorum :))

Ben bu ojeye hasta oldummm! Sizlerin de çok severek kullanacağından eminim.

Fırsat varken depolamak şart oldu :)

Hepinizi kocamannn kucaklıyorum.

Sevgilerr... 

Autumn Leaves

Herkese Merhabalarr!

Bugün bol fotoğraflı bir post bekliyor sizleriii :)

Başlıktan da anlayacağınız üzere, geçenler de kızıl-kahve tonlarında yaptığım sonbahara uygun bir makyajı paylaşacağım sizlerle...

Makyajımı yıldızı Pastel'in numaralı paleti.
Paleti sondaki renge hayran kalıp almıştım ama bir türlü uygulamaya sıra gelmedi.
Sonbahar gelince bu palet artık meydana çıkmalı dedim :)

Makyajım da kullandığım 3 rengi ayrıca swatchlamak istedim sizin için.

Renkler oldukça pigmentli, çok fazla tozutma problemleri de yok.

Paletten çok ama çok memnunum, Pastelin diğer paletlerine de bir göz atmak lazım diye düşünüyorum.

İçinde hafif kızıllık bulunan bu altınımsı rengi kaş altları hariç göz kapağımın tümüne uyguladım.

İkinci sırada bu güzeller güzeli kızı-kahve var ki bence paletin en güzel rengi.

Bu rengi de crease bölgemde kullandım.

Son olarakta bu sedefli krem tonlarındaki farla göz pınarlarımı aydılattım.

Geçişi yumuşatmak için crease bölgeme bir de 'Allegro'yu uygulayarak iki rengi bir güzel karıştırdım.

Crease bölgemde kullandığım farı, fırçamın ucunu ıslatarak alt kirpik diplerime de uyguladım.

Gözümün içine ve üst kirpik diplerime siyah göz kalemi çektikten sonra maskaramı uygulayarak göz makyajımı tamamladım.

Far paletine takılınca makyajın ilk safhasını unuttuk tabiki.

Göz makyajımı yapmadan önce cildimi nemlendirip Rimmel Stay Matte fondötenimi uyguladım.

Essence far bazımı tüm göz kapağıma uyguladım ve H&M kaş kalemim ile kaşlarımı doldurdum.

Essence far bazını bitirmeye çalışıyorum, bitmek bilmedi mübarek amma bereketliymiş.

İş gören orta seviyede bir ürün. Onu bitirince kendime bir adet The Balm 'Put a lid on it' edinmeyi düşünüyorum.

Göz makyajımı bitirdikten sonra da Golden Rose concealer'ımı uyguladım, bu da bitirme projemde.

Yanaklarımda çok ama çookkk sevdiğim, favori allıklarımdan biri olan The Balm Hot Mama'yı kullandım.

Altın yansımalı şeftali tonlarındaki allıkların cildime çok yakıştığını ve sağlıklı bir görüntü verdiğini düşünüyorum.

Hot Mama, Nars Orgasm'ın dupe'u olarak bu konuda çok ama çok başarılı.

Fikir edinebilmeniz için farklı bir ışıkla daha fotoğrafladım.

Nars Orgasm serisinden lip gloss'umu da uygulayarak makyajımı tamamladım.

Her zaman her ortamda kullanabileceğim çok zarif bir makyaj oldu bence, tekrar tekrar yapmaktan vazgeçemiyorum :))

Bu taz kızıl-kahve tonlarındaki makyajların kırmızı ruj ile uyumu aşikar.

Aynı makyajı bir de The Balm Balmjovi paletindeki 'Vanilly' ile denedim.

Çıkan sonuç fena olmadı aslında ama ben nude bağımlısı olduğum için bu tarz koyu tonları yadırgıyorum sanırım.

Bir o kadar da sevip uygulamak istiyorum ama bir türlü alıştıramadım kendimi. :)

Siz bu makyajı nude ile mi yoksa kırmızı ile mi kullanırsınız?

Yorumlarınızı mutlaka bekliyorumm!

Güzel günlerr....

I'm back!

Uzun bir aradan sonra merhabalarrr :)

Çok uzun bir ara oldu bu biliyorum. Ama kesinlikle bu kayıbı telafi edeceğim.

Hayatımda köklü değişikliklerin olduğu bir dönemdeydim.

Yeni iş, ev satışı, ev arayışları, işe adaptasyon süreci, oldukça yoğun geçti anlayacağınız.

Ve gerçekten blogu çok özledim.

En zor olan da kahvemi alıp sevdiğim blogları doyasıya okuyamamaktı.

Nihayet yavaş yavaş düzene giriyorum.

Arayı kısa sürede kapatacağız :)

Küçük bir alışveriş postuyla başlayacağım.
Bu aralar gereksiz harcamalar yapmamaya dikkat ediyorum.
Kafama koyduğum güzel hedeflerim var :)
O yüzden sadece ihtiyaçlarım doğrultusunda alışveriş yapıyorum,
arada bu doğrudan kaydığım oluyor tabiki de :)

L'oreal'in makyaj temizleme suyunu şu postumda öve öve bitirememiştim.
Hala kullanmaya devam ediyorum kendisini, indirimde görünce yedekledim ve ayrıyetten cilt düzgünleştirici toniğini de aldım.
Yazın deniz ve güneşten yıpranan saçlarım için gliss'in çok yıpranmış saçlar içi olan bakım maskesinden edindim bir adet, acaba vaat ettiği kadar faydalı olabilecek mi saçlarıma?
Yeni bir concealer ihtiycaım vardı, maybelline'inkini denemek istedim bakalım başarılı bir ürünmü.
Gratise girmişken essence standını tırtıklamamak olmaz tabiki de.
Yeni ruj serisinden bir renk, special effect oje ve ten rengi far aldım.
Badem yağı da benim sevgili güdük kirpiklerim için, düzenli kullanımda belki yanıt verirler diye umuyorum :)

Flormar 'lights of flowers' serisini indirimde görünce uzun zamandır gözümün olduğu ruju hemencecik satın aldım.

Tabi flormardan sadece bir rujla yakayı kurtarmam mümkün değil.

2 oje ve 1 jumbo eye pencil da sepetime eklendi :)

Nivea ve neutrogena da en sevdiğim deodorant ve el kremi.

Tekrardan yedeklendiler.

Bayram indirimin de büyük bir istikrar ile kendimi tutmayı başardım :)

İhtiyacım olan sadece the balm'ın put a lid on it far bazıydı, ama onu da bir türlü bulamadım her yerde bitmişti :(

Bu ürünlerin de postları mutlaka gelecek.

Şimdilik hoşçakalın ve sevgiyle kalınnn!

Sendromsuz Pazartesiler :)