Winter S.O.S

Bir kış sabahından tekrar merhabalar!

Kasım ayıyla birlikte  kış iyice etkisini göstermeye başladı.
Dondurucu soğuklar kapımıza dayanmışken, en değerli varlığımız cildimizin kışı en iyi şekilde atlatması için önlem almaya başlamak gerek.

Sizlere bugün cildimin nemini korumasında en büyük yardımcılarımdan bahsedeceğim.

Öncelikle kışın cildimizin en büyük düşmanı sıcak su, cildi ve saç derisini kurutarak nemi yok ediyor.
Dayanabileceğimiz kadar soğutulmuş suyla duş almakta büyük fayda var :)

Duş aldıktan sonra ilk işim vücudum tamamen kurumadan hafif nemliyken Johnson's Baby yağı ile vücudumun nemi hapsetmesini sağlamak. Nemi yüksek oranda tutmak için bu işlemi vücudunuzu tamamen kurulamadan hemen uygulamak çok önemli bir püf noktası.

Bir kaç dakika bekleyip vücudum yağı emdikten sonra Vaseline Essential Moisture Light Feeling Lotion ile nemi maximum'a çıkarıyorum.
Önceden kakaolusunu da kullanmıştım ama aloe vera'lı ile kendimi daha ferah hissediyorum.

Günlük hayatımın en kıymetli parçası ''Blistex Med Plus''.
Bu zamana kadar Nivea'nın binbir çeşidini, maybelline baby lips'i, blistex'in de bir çok çeşidini denedim ama hiç biri Med Plus'ın yerini dolduramadı.
Gerçekten bu lipm balm'sız bir gün geçiremiyorum, geçirdiğim takdirde dudaklarım hemen kurumaya ve soyulmaya başlıyor.
Bu derdimin tek dermanı, ayrılmaz parçam gerçekten :)
Çokta bereketli bir sene boyunca beni idare etti. Her kış yenisini alıyorum, bu kış ta yine bir tek Med Plus benimle olacak :)
Daha önceden aldığım ve elimde kalan Blistex Daily Lip Conditioner'ı da şimdilik kuruyan burun kenarlarıma kullanıyorum. Ama bittikten sonra bir daha benimle olmayacak.

Kış aylarının en önemli yardımcılarından biri de hiç şüphesiz ki Vaselin.
Marka yakın zamanda ambalajlarını ve formüllerini değiştirdi bildiğiniz üzere.
Kullandığımız klasik vaselin artık bu şekilde kavanozlarda, yanılmıyorsam iki çeşidi daha vardı.
Ben baby vaselin'i tercih ediyorum :)
Topuk, dirsek, diz kapağı gibi kurumaya oldukça müsait bölgelere bunu kullanıyorum.
Özellikle haftada 2-3 gece topuklarınıza vaselin uyguladıktan sonra havlu çorap giyip yattığınız takdirde, ertesi sabah yumuşacık topuklara sahip olacaksınız.

Kullandığım onlarca el kremi arasında Nivea Deniz iğdeli ve E vitaminli el ve tırnak bakım kremi favorim oldu. Yeni bir tanesi gelene kadar şimdilik en iyisi bu :)
Neutrogena da bu işin en iyilerinden ama şu an elimde olan kremin yapısı bana çok yoğun geldiğinden ekstra bakım isteyen durumlarda destek olarak kullanıyorum.

Nivea'nın nemlendirmesini ve kokusunu çok seviyorum. Her daim kuruyan tırnak etlerime de çare olduğunu düşünüyorum.
Tırnak etlerim için kullandığım bir diğer ürün Kalyon tırnak ve tırnak eti bakım yağı.
Senelerdir benimle, düzenli kullanımda yanıt veren bir ürün bittiğinde kesinlikle yenileyeceğim.


Umarım sizler için faydalı bir post olabilmiştir.
Siz kışı hangi ürünlerle geçiriyorsunuz? Ben de önerilerinizi bekliyorum.

Sevgilerle :)

Black-Silver Double Liner

Herkese bol ışıltılı günler!

İster gece ister gündüz kullanabileceğiniz, double eyeliner yöntemiyle yapılan pratik bir makyaj sizlerle.

Makyajın genel halini şöyle bir hızlıca geçelim.
Mac paint pot painterly ve concealer ile göz makyajı için gerekli zemini hazırladım ve göz altlarımı aydınlattım.
The Balm Balm Voyage palteinden 'C1' ile kaş altlarımı ve göz pınarlarımı aydınlatıp, 'B2'yi hafif bir şekilde crease bölgeme uyguladım.
Allığım Mac Blushbaby, rujum JLo's Nude.
Bu rujun bende tam bir hastalık haline geldiğinden bahsetmiş miydim size daha önce?

Maybelline Color Tattoo'ları bilmeyenimiz yoktur.
Kalıcı gece makyajlarının vazgeçilmezi, baz olarakta kullanılabilen çok işlevsel bir seri.
Ben de Pink Gold, Permanent Taupe, Eternal Silver, Eternal Gold renkleri var.

Göz makyajım için zemini hazırladıktan sonra fırçamı ıslatarak Eternal Silver ile kalın bir hat çizdim.
Maybelline Master Precise eyeliner ile de aynı yerin üzerinden geçerek daha ince bir çizgi çektim.

Göz pınarlarıma da azıcık eternal silver uyguladıktan sonra rimel, allık ve rujla son dokunuşu gerçekleştirdim.

Siz de bu şekilde dilediğiniz far ya da eyeliner ve farklı renkler ile ikili uygulamalar yapabilir, hem makyajınıza hem de gününüze ışıltı katabilirsiniz! :)

Mutlu haftalar...

Loves Me Not

Asaletin ve ihtişamın rengi morla merhaba :)

Sally Hansen'ın ilk kez karşılaştığım ojesi Loves Me Not bugün sizlerle.

Daha önce Gratis ya da Watsons'larda  hiç görmemiştim.
Bir eczanede tesadüfen rastladım.

Loves Me Not içinde fuşya ve mor simler olan siyaha yakın kopkoyu bir mor.

Şişede yeşil-sarı gibi parlamalar da yapıyor ama sürüldüğünde aynı etki ne yazık ki olmadı.

Son resimde renkleri net olarak görebilirsiniz.

Kalın fırçasıyla sürümü oldukça rahat, 2 katta tam olarak homojen bir renk elde edebiliyorsunuz.
Oje mutlaka top coat kullanmayı gerektiriyor.
Hem parlaklığı yetersiz hem de hiç dayanıklı değil.

Dayanıksızlık ne yazık ki ojenin en büyük eskisi top coat kullanmama rağmen sürdüğüm günün akşamına uçları aşınmıştı.
Sally Hansen'la aynı problemi bir çok kişinin yaşadığını gördüm.
Markanın bende olan ojeleri Pat on the black ve Flirt ile de aynı problemleri yaşamıştım.

Sally Hansen ojeler ne yazıkki fiyatının hakkını veremiyor.
Beni Loves Me Not'ı almaya iten şey yukarıda gördüğünüz yansımalarla galaksi etkisi yaratıyor olmasıydı.

Şişedeki etkiyi de elde edemeyince Sally Hansen defteri benim için kapanmış oldu.

Loves Me Not top coat ile kısa süreliğine kullanıldığında kesinlikle güzel bir renk
fakat bir daha alınmayacak.

Siz nasıl buldunuz?
Sally Hansen ile ilgili düşünceleriniz neler?


Geçmiş nail art postları için;

Galaxy Nails
Snowflake
Studded Nails

First make up with Nude Dude

Günaydınlar efenim!
Eylül her ne kadar serin bir kapanış yapsa da, Ekim güneşli günlerle
yüzümüzü biraz olsun güldürecek gibi.
Kış iyice gelmeden kendinizi dışarı atın ve güneş ışınlarının tadını çıkarmaya bakın :)

Bugün blogda her mevsime yakışacak bir Nude Dude makyajı var.

Öncelikle makyajda kullandığım diğer ürünlere bakalım.

Normalde fondöten, bb krem, pudra gibi ürünleri makyajımda sıklıkla kullanmıyorum.

Bu aralar cildimi biraz kuru hissettiğim için MAC Prep + Prime BB kremi de makyajıma dahil ettim.

Paint pot vazgeçilmez, Painterly'yi makyajlarımda baz olarak kullanıyorum.

Eğer benim gibi beyaz tenli iseniz sizin için de bu renk uygun olacaktır.

Rujum Gratis bayram indiriminden aldığım L'oreal Color Riche JLo's Nude, aldığımdan beri elimden düşürmedim.

Normalde fondöteni göz makyajımı bitirdikten sonra uygulamayı seviyorum, ama bu sefer göz makyajıma başlamadan önce ilk olarak bb kremimi yüzüme güzelce yedirdim ve kısa bir süre yüzüme sabitlenmesini bekledim.

Mac Painterly Paint Pot ile de göz makyajım için zemin hazırladım.

Göz makyajımda Nude Dude paletinden Flirty, Feisty, Fabulous ve Funny'yi kullandım.
Göz pınarına ve kaş altına Fabulous'ı, tüm göz kapağıma ve alt kirpik diplerine Feisty'yi, göz kapağının dışlarına Flirty'yi, crease bölgesine de çok hafif bir şekilde Funny'yi uyguladım.

Nude Dude paleti hatırlamak için buraya!!

Fotoğraflamayı unutsam da Maybelline Colossal Kajal göz kalemi, Colossal Volume maskara ve gözlerimin içine çektiğim beyaz göz kalemi ile göz makyajımı bitirdim.

Yanaklarımda favori allığım Mac Blushbaby var.

Bej-pembe tonlarında, özellikle beyaz tenlilerde cildin bir kaç ton koyusu gibi duran sonbahara yakışan çok doğal bir allık.

Ve son dokunuş L'oreal Color Riche JLo's Nude.

Bu ruj kesinlikle bir postu hak ediyor.

Hepimize mutlu haftalar :)

Nude Dude Fan's Here!

Nude Tude'un kardeşi Nude Dude'a merhaba deyin kızlar!

Bu zamana kadar elim Nude Tude'a gidiyor ama son dakikada hep vazgeçiyordum.
Bir sebebi varmış meğer, o kadar zaman beklemek bu güzellik için değermiş.

Ambalajı konusunda diyecek söz yok, ne de olsa The Balm yine şirinlikten ölecek neredeyse.
The Balm'ın her ürününde olduğu gibi, bu palette de dikdörtgen, göz makyajınızı rahatça inceleyebileceğiniz bir ayna mevcut.
Palete bir de makyajınızı uygulayabilmeniz için iki taraflı shodow/liner brush eklenmiş.

Ağzımız yeteri kadar sulandıysa paleti tanımaya devam edelim.

Palet 4 mat 8 ışıltılı olmak üzere toplam 12 fardan oluşuyor.
Fearless, Flawless, Feisty ve Friendly mat olan renkler.
Fabulous, Faithful, Fit, Firm, Flirty, Funny, Fierce ve Fine ise ışıltılı olanlar.

Nude ve toprak tonlarının en güzel halleri bir arada muhtemelen kısa sürede hepsinin dibini göreceğim :)
Yapılar her birinde farklılık gösteriyor. Kimisi oldukça pigmentli kimisinde tam bir sonuç alabilmek için bir kaç defa uygulama yapmak gerekiyor.
En beğendiklerim diye hiç birini ayıramam çünkü gerçekten hepsi çok güzel ve kullanışlı tonlar ama ilk elimin gittiği; Flirty, Feisty, Funny ve Fine oldu.

Sırasıyla: Fearless-Flawless-Firm-Flirty-Friendly-Fierce.

Sırasıyla: Fabulous-Faithful-Fit-Feisty-Funny-Fine.

Nude Dude'u Gratis'in bayram indiriminden 30 TL'ye satın aldım.
Bir sonraki post Nude Dude ile ilk makyaj deneyimi olacak :)

Siz The Balm'ın yeni paletini nasıl buldunuz?
Yorumlarınızı bekliyorum.

Bayram Cicileri

Bayram arefesinde geciklemeli bir bayram alışverişi postuyla hepinize iyi bayramlar dileyelim :)

Gratis'in bayram indirimini son gün yakalayan şanslılardanım ben :)

Sakinliğimi koruyup alışverimi sadece gerekli olan ürünlerle sınırlamayı başardım neyse ki.

Kendimi bildim bileli saçlarım çok gürdür ve çok fazla dökülür.

Ama bu aralar kullandığım şampuandan olsa gerek dozunu aşmaya başladılar.

Üstüne mevsimsel değişim de eklenince elime tutamlar gelmeye başladı :(

Bioblas'ın hasar görmüş cansız saçlar için olan şampuanını aldım, umarım faydalı olur deneyecek ve göreceğiz.

Bu aralar sık sık reklamını gördüğümüz Merve Boluğur'un tanıttığı Maybelline Colossal Kajal'a da bir şans vermek istedim.

Cettua'nın biten T&U bandını yeniledim, burun için de her zaman cettua'yı kullanıyorum ama kalmadığından bioflex'inkini aldım.

Tam bir nude bağımlısı olarak Loreal'in özel nude koleksiyonunu denemesem olmazdı.

Ben seçimimi JLo's Nude'dan yana kullandım ama aklım Doutzen's Nude'da da kalmadı değil.

 Ve alışverişin gözdesi 'Nude Dude'.

Bir çok yerde stokların tükendiği söylenmiş, bulamayan çok kişi olmuş.
Ben Maltepe Gratis'te son iki taneden birini kaptım.
Bulamayacağımı düşündüğümden sevinçten uçtum desem yeridir.

Şimdi bir diğer merak konusu olan üründeyiz.
Bildiğiniz üzere yakın zamanda essence'in cilt bakımı ürünleri de ülkemize giriş yaptı.
Bu aralar siyah noktalarımla derde uğradığım için gözenek arındırıcı serumu denemek için aldım.
Umarım cilt bakım rutinlerimizin vazgeçilmezi haline gelebilecek nitelikte bir üründür.


Siz bayram indirimini nasıl değerlendirdiniz?
Mutlaka yorumlarınızı bekliyorum.
Herkese mutluluk, huzur dolu bayramlar :)

NK Fast Dry Top Coat

Dinlenemeden hiç bir şey anlamadan geçen bir hafta sonu sonrasında yeni bir iş günü, yeni bir hafta!

İstanbul'un 5 dk'lık yolu yarım saatte götüren trafiğine sövmeden geçen tek bir anım yok sanırım.

Her şey bir yana ömründen çalınan saatlere üzülüyorum.

Anadolu yakasında oturup Avrupa'da çalışmak büyük bir sabır işi gerçekten.

Kendime ayıracak doğru düzgün vakit bulamadan yine kendimi ofiste buluveriyorum.

Hal böyle olunca da özellikle biz çalışan hatunlar günlük hayatı kolaylaştıran, vakit kazandıran yardımcılara ihtiyaç duyuyoruz.
Fast Dry Top Coat'lar benim vazgeçilmezim. Onlar olmadan iş güç koşturmacasında bakımlı ellere sahip olmak tam bir kabus :)

Uzun süredir Essence'in fast dry top coat'unu kullanıyordum. Gerek kuruma süresi gerek parlaklığı çok memnun olduğum bir üründü. NK express hakkında olumlu yorumlar okuyunca ona da bir şans vermek istedim.

NK Express Fast Dry Top Coat'un ince formda bir fırçası ve oldukça akışkan bir yapısı var.

Kuruma süresi inanılmaz kısa, bir dakikadan az sürede tamamen kupkuru tırnaklara sahip oluyorsunuz.

Ürünü fırçaya bol almak gerekli, aksi takdirde fırça izleri oluşuyor.

Mükemmel kuruma hızına rağmen öyle büyük bir eksisi var ki bu sebeple bir daha almayacaklarım listesine girdi bile.

Ürünü kullandıktan sonraki gün oje adeta bir jelatin gibi kalkıp soyulmaya başlıyor.

Bu sebeple de manikür uzun süre dayanmıyor :(

Tapılası kuruma hızı ve verdiği güzel parlaklığa rağmen bittikten sonra essence fast dry top coat'a geri döneceğim. 

Siz hangi ürünü kullanıyorsunuz? Tavsiyeleriniz neler, mutlaka yorumlarınızı bekliyorum :)

Hair Care Series #1

Günaydıınn!

Haftanın ikinci gününe bu aralar hayatımın büyük bir bölümünü kaplayan bir konu ile başlamak istedim; saç bakımı!

Kendimi bildim bileli belime kadar uzun, sağlıklı ve gür saçlarım vardı. Lise sonda yanlış kuaför seçimimden dolayı atılan ara makasla güzelim saçlarımdan oldum. Üstüne düzleştirici denen illete bulaştım. 5-6 senedir aralıksız, bunu ciddi olarak söylüyorum her gün!! düzleştirici kullanıyordum.

2 senedir kızıl siyah kullandığım saçlarımı kumrala çevirmeye çalışınca saçım gördüğü işlemlerden ötürü iyice yıprandı.

Son bir senedir uzatmaya uğraştığım saçlarımı cansızlığı yüzünden yine 5 parmak kadar kesmek zorunda kaldım.
 Hal böyle olunca denemediğim yağ, maske kalmadı :)
Yaptığım diğer maskelerden önce şu anki rutinimden bahsedeceğim sizlere.

Haftada 3 defa duştan bir kaç saat önce uyguluyorum maskelerimi.
İlk olarak aktarlar birliğinden Hande Polat'ın kendi sitesinde satışa sunduğu Sif Saç Bakım Yağı ile başlayalım.
Hakkındaki olumlu kullanıcı yorumları ve ayda 3-4 cm uzatma vaatinden dolayı satın aldım bu ürünü.

Tamamen doğal yağlardan oluşan katkısız bir bakım ürünü, fiyatı 59 TL.
Fotoğraftaki gibi arkasında yazdığı şekilde uyguluyorum.
Bitmeye yaklaştı ama tekrardan almayı düşünmüyorum.
İçindekiler çok faydalı yağlar lakin bende beklenildiği üzere 3-4 cm'lik bir fark yaratmadı.
Kesinlikle fiyatının ürünü değil benzer yağlarla ben de evde kendim maske hazırlıyorum ve aylarca gidiyor çokta faydasını gördüm.
O maskenin de postu yakında gelecek.

Gelelim postun yıldızına, organik hindistan cevizi yağını instagram'da rastladığım bir çok olumlu yorumdan sonra ben de denemeye karar verdim. 

Hayatımın en doğru kararını vermişim gerçekten bu ürünü denemeye karar vererek.

3 haftadır düzenli olarak her banyodan önce sif yağını diplerime uyguladıktan sonra hindistan cevizi yağını kuru hiç bir yer kalmayacak şekilde saçıma yediriyorum.

Bekleme süresi size kalmış vaktinize göre 1-3 saat bekletip durulayabilirsiniz.

Eğer yapabilme olanağınız varsa gece yatmadan sürüp boneyle yattığınız takdirde saç kökleriniz yağı  derinlemesine emdiğinden daha sağlıklı sonuç alabilirsiniz.

3 hafta sonunda kuru mat saç uçlarıma fark edilir derece parlaklık ve canlılık geldi. Kuru, açma işlemi ile hafif keçeleşmeye başlamış olan yerler kesmeme gerek kalmadan iyileşmeye başladı.
3 hafta düzenli kullanıma rağmen üründe çok azalma olmadı bu kavanoz(320gr) aylarca gider muhtemelen, 38 TL'lik fiyatına değiyor.

Ürünü uygulamaya devam, bitince kesinlikle yenisi alınacak.

Tüm bu ürünleri uygulayıp bekletebildiğim kadar beklettikten sonra saçlarımı şampuanla güzelce arındırıyorum. 2 sefer arınması için yeterli oluyor.

Duş sonrasında da fazla suyu alınmış nemli saç uçlarıma gliss'in bu saç bakım kürünü uyguluyorum.

Aslına bakarsanız tamamiyle doğal ürünlerin kullanılmasından yanayım, bu tarz ürünlerin vaat ettiklerine pek inanmıyorum.

Yaptığım bakımların yanında çantaya atmalık istediğim anda müdahale edebileceğim bir ürünüm olmasını istedim.

Gliss yağ iksiri de beni tam olarak bu noktada çekti.

3 farklı kullanımı var;

- Yıkama öncesi bakım
- Nemli saçlara bakım
- Kuru saçlara parlaklık ve şekil verme

Ben duştan sonra nemli saçlarıma uyguluyorum, saçım iyice kuruduğunda dışarı çıkmadan önce elime 1 damla alıp uçlara güzelce yedirip saçlarıma şekil veriyorum.


Şimdilik bu 3 üründen memnunum ama saç bakımıyla ilgili önemli bazı noktalar var ki bakımı yapmak kadar bunlara da hassasiyet gösterilmesi gerekiyor.

- Sağlıklı saçlarınız olmasını istiyorsanız düzleştirici, maşa gibi fazla ısıyla saça zarar veren aletleri kullanmaktan mutlaka vazgeçeceksiniz. Düzleştiriciyi elinden düşürmeyen bazen günde 2 posta kullanan ben şu anda saçıma kurutma makinesi dahi sürmüyorum. Yola gelmeyen duştan çıkınca hiç bir şeye benzemeyen saçlarım şu an su dalgası gibi kıvır kıvır kendi öz şeklini geri kazandı.

-Her ne kadar bakım yaparken doğal yağlar da kullansanız, saç derinizin kendi yağı en sağlıklı en besleyici olandır. Bu maskeleri yaparken mutlaka arada 1-2 hafta süre ara verip saçlarınızın dinlenmesine kendi yağıyla beslenmesine müsade edin.


Umarım sizler için faydalı bir post hazırlayabilmişimdir.
Saç bakımıyla ilgili bildiklerimi ve öğreneceklerimi sizlerle paylaşmaya devam edeceğim, takipte kalın!

Sevgiler :)

Sole Mate

Selamm yine benn, uzun bir aradan sonra tekrar merhaba!

Uzun derken yaklaşık 9 ay gibi bir süreden bahsediyorum :)

Hiç bir mazeret sunmayacağım sadece bundan sonra daha aktif bir blog sizlerle olacak bunun sözünü veriyorum sadece.

Havaların serinlemeye başlamasıyla sonbahara geçiş yaptığımız şu günlerde mevsime yakışır tapılası bir ojeyi sizlerle paylaşayım dedim.

'Sole Mate'

Sole mate, koyu mürdüm-bordo arası bir renk.
Essie'nin kataloğunda da deep plum purple olarak geçiyor.
İçinde hafif bir morluk olsa da bordoya daha yakın bir renk bence.

Maxi brush sayesinde sürümü oldukça rahat, 2 katta opaklık sağlamak mümkün.
Top coat kullanmadığım halde parlaklığını 4 gün boyunca korudu ve uçlarda hiç bir aşınma olmadı.
Bozulmadığı halde artık sıkıldığımdan ben silmek zorunda kaldım :)

Ben sole mate'yi boyner indiriminden 19 TL'ye almıştım.
Şu anda aklından 'elbet bozulacak, bir ojeye bu kadar para vermeye değer mi?' diye geçirenler için şunu söyleyeyim; essie ise her türlü değer.
Ojeyi ne zaman aldığımı hatırlayamıyorum bile 9-10 ayı aşkın bir süre olması lazım, ama ojenin kıvamında hiç bir bozulma olmadı, sürümü ilk günkü gibi.


Siz de benim gibi bordo ve mürdüm tonlarının müptelası iseniz,
bu tonlar dört mevsim vazgeçilmeziniz ise 'Sole Mate' kesinlikle koleksiyonunuzda bulunmalı!